Yalanla başetmek giderek zorlaşıyor; gerçeği savunmak da…
Geçen hafta dünyanın en zengin adamı sayılan Elon Musk’ın, AfD lideri Alice Weidel’le X üzerinden yaptığı “sohbet”i dinlerken bir kez daha bunu düşündüm. Aralarında benim de bulunduğum 200 bin civarında dinleyicinin ne kadarı gençti, ne kadarı AfD’nin politikalarını benimsiyor ya da Elon Musk’ı “Mars fatihi” olarak rol model sayıyordu bilmiyorum; ancak onların, konuşulanları ciddiye alma ihtimalinin hepimizi kaygılandırması gerektiğini düşünüyorum. Hitler’in aslında komünist olduğu, nükleer enerjinin karbonsuz olduğu, Kaliforniya’da hırsızlığın serbest olduğu palavraları, karşılıklı kıkırdaşmalar arasında rahatlıkla söylenebildi. Böylece Alman basınının mesafeli durduğu aşırı sağcı lidere, arayıp bulamayacağı bir propaganda imkânı sunuldu.
“Yeni bir şey değil. Yalan, neredeyse siyasetle yaşıt” denilebilir. Ancak bu kez boyutlar farklı… Bir defa geleneksel medyanın inişe geçtiği, özellikle yeni kuşakta gazetelerin okunmaz, televizyon haberlerinin izlenmez hale geldiği bir dönemdeyiz. Temel bilgi kaynağı sosyal medya olan bir kuşak, doğruluğunu teyide ihtiyaç duymadan haber tüketiyor ve bunları hemen dolaşıma sokarak yaygınlaştırıyor. Haberi doğrulama çabaları ise zaman alıyor ve aynı ilgiyi görmüyor. Yine geçen hafta Meta şirketinin doğruluk denetimi programını sonlandırması, bu çabalara da büyük bir darbe vurdu. Şirketin CEO'su Mark Zuckerberg, Instagram ve Facebook'taki paylaşımların artık gerçek denetleyiciler tarafından teyitlenmeyeceğini açıkladı. Musk da, Zückerberg de, sınırsız ifade özgürlüğüne destek için bu kararları aldıklarını söylüyor, ama uygulamada bu, yalanın, iftiranın, nefret kampanyalarının hepten denetimsiz yayılması anlamına geliyor.
Batı dünyası küresel oligarşinin bu yeni türüne hazırlıksız yakalandı. Bilinen etik kuralları hiçe sayan bu dijital haydutluk, Musk’ın ABD yönetiminde görev almasıyla dalga dalga dünyaya yayılacak. Siyasal liderlik, teknolojiye bağlandıkça da geleneksel siyaset ve ana akım medya hepten zemin kaybedecek. Siyaset ve gazetecilik iyice bir zengin oyuncağına dönüşecek. Alternatif demokratik sosyal mecralar bir an önce devreye sokulamazsa çok geç olabilir.
|